19 Mart 2010 Cuma

İnat

Midemi kabartan bu iğrençlikler içinde bir sara hastası gibi kıvranıyorum.. Üşümek değil bu,yokluktan titriyorum.. Ellerim buz kesmiş bir eli sıkıca kavrayamayışımdan.. Kimse tutmamışmı elimden, yoksa elini kolunu bağlayan benmiymişim bunca zaman.. Dizleri ağlarken karnına geçen, elleri başında duran bu kız çocuğunu, anne karnında, 21 sene öncesinden tanıyorum.. Bekleyişlerim var isimsiz, tanımadığım ama tanık olmak istediğim.. Sarılmak tüm gücümle, bütün vücudumda hissetmek, dudaklarına bile dokunmadan önce o sıcaklıkla ısınmak.. Sırf o sıcaklık için çocukluğumdan, ruhumdan, tüm geçmişimden vazgeçip sadece onun olmak..

o gelene dek vazgeçmemek,

ve,

o gelene dek bırakmamak bu şehri..

dmlcmr

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder